Sonbaharın gelmesiyle birlikte bağışıklık sistemimizde yaşanan değişimler çeşitli hastalıklara davetiye çıkarıyor. Bu hastalıklardanen yaygın olanı ise grip. Gribal enfeksiyon, genellikle değişik virüsler bazen de bakteriler tarafından üst solunumyollarındameydanagelen bir hastalıktır. Kısa ya da uzun süreli olabilir, ateşle başlayabilir. Nezle, daha ileri safhalarda öksürük, balgam, baş ağrısı, başdönmesi, halsizlik, yorgunluk olarak kendini gösterir.

GRİP AŞISI OLUP KORUYUCU TEDBİR ALIN

Değişik virüslerin çeşidine göre viral enfeksiyonlar grubu içerisinde farklı grip çeşitleri vardır. Böyle bir durumda ilk planda yapılacak şey, hastalık başlar başlamaz doktora gitmektir. Doktor, muayeneden sonra ne gibi bir tedavi uygulanması gerektiğini size söyleyecektir. Genç yaştakiler gribi hafif geçirebilir. Ama özellikle kalp hastalarının, yaşlıların, vücut direnci zayıf olanların, hamilelerin,kronik hastalığı olanların (diabet, astım vb.) daha dikkatli olmaları,ateşleri yükselir yükselmez veya ilk belirtiler ortaya çıkar çıkmaz doktora başvurmaları gerekir. Bu belirtiler; burunda kaşıntı, nezlemsi bir hal, halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı, baş dönmesi ve kas ağrıları olarak kendini gösterir. Daha ilk safhadayken, doktorunuza başvurmanız önemlidir. Çünkü bazı virüsler kalp hastalıklarını hızlandırabilir veya oluşturabilir. Tüm bu nedenlerle grip aşısı olarak,koruyucu tedbir alınmalıdır.

GRİP NEFES YOLUYLA BULAŞABİLİR

Grip, tükürük damlacıkları vasıtasıyla nefes yoluyla bulaşabilir.Özellikle çocuk yaştakilerin çok daha çabuk gribe yakalanmaları söz konusu olduğu için, herhangi bir kişide gribal enfeksiyon olduğu takdirde, çocuklardan uzak durmaları veya çocuğu uzak tutmaları gerekir. Çünkü çocukların mukavemeti, direnci daha zayıf olduğu için hastalık daha ağır seyredebilir.

GRİP AŞILARI NE KADAR ETKİLİDİR?

Gribe karşı değişik aşı tipleri mevcuttur. Bu nedenle genel anlam-da yararlı olduğu düşünülmektedir. O yıl hangi virüs etkense veya yaygınsa, o virüse karşı uygulanan grip aşısının yapılmasında fayda vardır. Erken aşı yapılması koruyucu etki gösterir. Özellikle yaşlıların, kalp hastalarının, şeker hastalarının, değişik kronik hastalığı olan kişilerin, hele akciğer, solunum yolu kronik olan hastaların, direnci düşük olan kişilerin grip aşısı yaptırmaları doğru olur.

AŞIYI DOKTOR ÖNERMELİDİR

Hangi virüsün grip hastalığında aktif rol alacağı seneden seneye değişir. Dünyanın küçülmesi, ulaşımın artması, turizmin çok yaygın ve sık oluşuyla değişik ülkelerde, örneğin Asya’da yaygın olan bir grip, Türkiye’ye bulaştırılabilir veya ulaşabilir. Özellikle seyahat edecek kişilerin; gidecekleri yerde gribal enfeksiyon varlığını, nasıl bir türü olduğunu araştırmaları doğru olur. Eğer sonbaharda seyahat edeceklerse grip aşısını, o ülkede yaygın olan grip hastalığına göre yaptırmalarında fayda vardır. Ancak eczaneye gidip herhangi bir grip aşısı olunmamalıdır. Doktorla irtibat kurarak, enformasyon alınması uygun olur.

VÜCUT DİRENCİNİZİ YÜKSELTİN

Gripten korunmanın yolları; mümkün mertebe soğuk günlerde sıcak-soğuk dengesini iyi ayarlamak, vücudun hararet derecesini dengede tutmak, soğuk günlerde iyi giyinmek ve doğru beslenmektir. Çünkü bu tip enfeksiyonlar, daha çok vücut direncinin zayıfladığı durumlarda aktif hale gelir. Dolayısıyla, vücut direncini artırmak şarttır. Bu nedenle kronik hastalıklara sahip kişilerde, gribal enfeksiyon daha ileri bir seviyede sinüzite, üst solunum yolu enfeksiyonuna ya da zatürreye çevirebilir. Viral akciğer iltihabı söz konusu olabileceği gibi, mide ve kalp hastalıkları yapabilir. Bu bakımdan çok iyi korunmak ve tedbirli olmak gerekir.

Gripten korunmanın en etkin yolu grip aşısı olmaktır.Grip aşısı genellikle sonbahar aylarında (Eylül-Ekim-Kasım) yapılır. Her yıl mutlaka o yıl üretilmiş olan grip aşısı yaptırılmalıdır. Aşının etkisi bir yıldır ve her yıl tekrarlanmalıdır.

KİMLER AŞI OLMALIDIR?
►65 yaşından büyük kişiler
►Şeker hastaları
►Astım hastaları
►Kronik akciğer hastaları
►Kronik kalp ve damar sistemi hastaları
►Bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler (immunsupresifkullananlar, hemoglobinopatiler, kanser hastaları vb.)
►Huzurevi, bakımevi gibi yerlerde yaşayanlar
►6-18 yaş arası olup, uzun süreli aspirin tedavisindeolanlar

KİMLER AŞI OLMAMALIDIR?
►6 aylıktan küçük bebekler
►Yumurtaya karşı anaflaktik tarzda alerjisi olanlar
►Doktoru tarafından gerekliliği tespit edilmemişse ilk 3ay içinde olan gebeler